Ramazan Ayında Sadaka Vermenin Fazileti
Peygamber Efendimiz [s.a.v] bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmuştur:
“Sadakanın en faziletlisi, ramazanda verilendir.” (Ali el-Müttakî, Kenzü’l-Ummâl, nr. 16249.)
Oruç ile sadakayı birleştirmek, yani oruç tutarken imkân nisbetinde muhtaçlara sadaka vermek, insanı cennete ulaştıran yollardandır. Hz. Ali’nin [r.a] rivayet ettiği bir hadiste Resûl-i Ekrem [s.a.v],
“Cennette, dışından bakıldığında içerisi, içeriden bakıldığında da dışarısı görülen odalar vardır” buyurdu. Sahabiler,
Ey Allah’ın Resûlü [s.a.v]! Bu odalar (evler) kimler içindir, dediler. Resûl-i Ekrem [s.a.v],
“Güzel, doğru söz söyleyen, yediren, oruca devam eden ve insanlar uyurken ibadetle meşgul olanlar içindir” cevabını verdi. (Ahmed b. Hanbel, el-Müsned, 5/343)
Bu hasletlerin hepsi bir müminde ramazan ayında olur. Ramazan ayında mümin oruçlu olur, gece namaz kılar, sadaka verir, kötü ve boş söz kullanmaz. Oruç, namaz ve sadaka gibi ibadetler ise kişiyi Allah’a [c.c] ulaştırır. Seleften birinin dediği gibi:
“Namaz, kişiyi yolun yarısına ulaştırır. Oruç onu Melikü’l-Cebbâr’ın kapısına vardırır. Sadaka da cennete götürür.”
Bir gün Resûl-i Ekrem [s.a.v] sahabilerine, - Bugün içinizde oruçlu olarak sabahlayan var mı, diye sordu. Hz. Ebû Bekir [r.a], - Ben, dedi. Resûlullah [s.a.v],
- Bugün, içinizden cenaze işleri ile meşgul olanınız var mı, diye sordu, Hz. Ebû Bekir [r.a],
- Ben, cevabını verdi. Hz. Peygamber [s.a.v],
- Bugün, bir yoksula sadaka vereniniz var mı, diye sordu, Hz. Ebû Bekir [r.a],
- Ben, dedi. Resûl-i Ekrem [s.a.v],
- Bugün, hasta ziyaretinde bulunanız var mı, diye sordu. Hz. Ebû Bekir [r.a],
- Ben, dedi. Bunun üzerine Resûlullah [s.a.v],
- Bu hasletler kimde olursa, mutlaka cennete girer, buyurdu. (Müslim, Zekât, 27)
Oruçluyken Sadaka Vermenin Fazileti
İmkânı olanların oruç tutarken sadaka vermeleri, günahların affına, hataların kefâretine ve cehennemden kurtulmalarına vesile olur. Özellikle buna bir de gece namazı eklenirse çok daha güzel olur. Resûlullah [s.a.v] bu hususta,
“Oruç bir kalkandır” buyurmuştur. (Buhârî, Savm, 2)
Bir diğer hadislerinde de şöyle buyurmuşlardır:
“Suyun ateşi söndürdüğü gibi, oruç da hataları yok eder. Bir adamın gece yarısı (ibadet için) kalkması da böyledir.” (Ahmed b. Hanbel, el-Müsned, 5/231, 237, 248)
Ebü’d-Derdâ [r.a] şöyle dermiş: “Kabrin karanlığında kalmamak için gecenin karanlığında kalkıp iki rekât namaz kılın. Mahşer gününün sıcaklığına maruz kalmamak için, şu dünyanın sıcak günlerinde oruç tutun. Kıyametin zorlu günleri gelmeden önce sadaka verin.” (İbn Receb el-Hanbelî, Letâifü’l-Maârif, s. 324)
Sadaka, Orucun Noksanlarını Tamamlar
Oruçta bazı noksanlıklar ve hatalar bulunabilir. Oruç tutarken onu günahlardan, kötülüklerden korumak şart kılınmıştır. İnsanların genelinin oruçları ise noksanlarla, hatalarla doludur. İşte sadaka burada devreye girer. Çünkü sadaka, orucun noksanlarını tamamlar. Bu nedenle, ramazan ayının sonunda, oruç tutarken işlenen hatalara birer kefâret olması için fıtır sadakası vermek vâcip kılınmıştır. Fıtır sadakası bu şekilde oruçlunun boş ve kötü sözlerine, orucunda olan eksikliklere kefâret olur.
Aşağıdaki kaynaktan faydalanılmıştır:
Hüseyin Okur - Üç Aylar