Bebeğinizin Zor Bir Bebek Olduğunu Mu Düşünüyorsunuz?

Bazı bebekler diğer bebeklere göre daha zordur; kimi bebekler daha çok ağlar, daha duyarlıdır, hareketlidir ya da dürtemeyeceğiniz kadar çekingen ve suskundur. Haliyle böyle bebeklerin bakımı, günlük rutinleri veya ebeveynleri ile olan iletişimi daha zorlayıcı olabilir. Çünkü bebeğin karakter yapısı, onunla kuracağınız iletişimi doğrudan etkiler. Her şey bebeğin yapısına göre şekillenir, yapılanır. Onların yemeleri, içmeleri, oyun anlayışları, arkadaşlık ilişkileri ve sevgilerini gösterme şekilleri ebeveynler açısından daha uğraştırıcı ve zor gibi görünse de anne babaların, bebeğin karakter yapısını kabullenmeleri ve rahatsız edici davranışlarını pekiştirmeden, olumlu özelliklerini destekleyerek gelişimlerine katkı sağlamaları gerekir.
Hareketli Bebekler, Durağanlıktan Hoşlanmaz!
Hareketli bebekler yaşamlarının ilk aylarından itibaren kendilerini belli ederler. Elleri kolları hiç durmaz, sürekli kucakta dolaşmak isterler. Ortamlardan çabuk sıkılırlar ve daha sık uyanırlar. Emeklemeye başladıkça çok daha hızlı hareket eder ve uyku dışında sabit kalmayı beceremezler. Çevrelerini keşfetmeyi severler, tehlikeliyi öngöremedikleri için daha sıkı takip edilmeleri gerekir. Böyle bir bebeğiniz varsa ona güvenilir, geniş bir hareket ortamı sağlamalısınız. Ev kazalarına yönelik önlemleri alıp, onun hareketliliğini destekleyerek kontrol altında tutmalısınız. Hareketli bebekler, devamlı yapılan sert ikazlara karşı bir süre sonra duyarsızlaşırlar ve umursamaz hale gelirler. Bu yüzden bebeği “yaramaz” diye etiketlemeden, sağlıklı iletişim için konuşup anlaşmak en güzelidir. Hareketli bebekler, hoplayıp zıplayarak enerjilerini tüketirler. Enerjisini atması için güvenlik bariyeri olan bir trambolin almak işinize çok yarayacaktır. Bebek büyümeye başladıkça onu sık sık yeşilliğe çıkarmak, parklarda oynatmak ve yürüyüş yaptırmak da olası enerji patlamalarının ve huzursuzlukların önüne geçecektir. Hareketli bebekler vurmalı, sesli oyuncaklardan çok hoşlanırlar. Güzel ve eğlenceli müzikler açarak enerjisine ortak olabilirsiniz.
Çekingen Bebeği Sosyalleştirmek
Bazı bebekler ebeveynlerinin sosyal hayatını zora sokacak kadar çekingen olurlar. Evlerine kimse gelsin istemezler, bir yere gitmekten hiç hoşlanmazlar. Arkadaş ortamlarını sevmez, sadece her zaman gördüğü kişileri hayatlarında isterler. İstemedikleri ortamlarda bulunmaları onları huysuz hale getirebilir. Böyle durumlarda anne babalar ilk seviyeden sosyalleşme işine girişmeliler. Bebek evden çıkmaktan hoşlanmıyorsa ilk olarak anneanne, babaanne ya da sık gördüğü komşunun evine giderek evden çıkarmaya alıştırılmalıdır. Ev ziyaretlerinde ufaklık alışana kadar ziyaretler mümkün olduğu kadar kısa tutulmalı, daha sonraları aşama aşama süre uzatılmalıdır. Çekingen çocukların merkezlerinde sadece ebeveynleri olduğu için anne baba ile aslında daha kuvvetli bir ilişkileri vardır, söz dinlemeye daha meyillidirler. Bu yüzden onunla çokça konuşarak, gideceğiniz yerler hakkında onu daha önceden bilgilendirerek hatta imkan varsa gideceği ortamdaki arkadaşlarının fotoğraflarını göstererek kaygılarını azaltabilirsiniz. Bebeği sosyalleştirmek adına evinize çok sık, kalabalık misafir çağırmak onun daha çok gerilmesine neden olacaktır. Bu yüzden aşırı sık olmayacak şekilde az sayıda kişileri davet etmekle işe başlayabilirsiniz. Park ziyaretlerinizi onu kaygılandırmadan yapmalı, süreyi azdan başlatarak zamanla uzatmalısınız. Genelde sakin yapıda olan çekingen bebekler çok hareketli bebeklerden pek hoşlanmazlar. Bebeğinizin fıtratına uygun arkadaş seçmeniz de süreci olumlu etkileyebilir.
Karamsar Bebekler Daha Mutsuz
Karamsar bebekler, diğer bebeklere göre daha endişelidirler. Olumludan çok olumsuza yönelirler. Çabuk kaygılanır ve daha çok ağlarlar. Onları mutlu etmek epey zor bir iştir. Çoğu zaman çabuk sıkılırlar ve ne istedikleri konusunda kafaları karışıktır. Böyle bebeklerden köklü bir değişiklik beklemek hem bebek hem de ebeveynler için yıpratıcı olabilir. Karamsar bebeklerin karakterlerini sabırla kabul etmek, onlar için iyilik olacaktır. Karamsar bebeklere sahip anne babalar zamanla bebeklerinin aklından geçenleri okumaya başlarlar. Bu yüzden onun olumsuz duyguları harekete geçmeden önce; etkinlikler, aktiviteler, yaşadıkları sorunlar hakkında önden rahatlatıcı konuşmalar yapmaları önemlidir. Karamsar bebeklerin kendilerini olumsuz olarak kabullenmeleri daha kolay olduğu için anne babaların “Sen zaten hiç mutlu olmazsın, sen zaten hep böylesin!” gibi suçlayıcı söylemlerden kaçınmaları gerekiyor. Yeşillik her insanın ruhuna iyi geldiği gibi bebeklerin ruhuna da iyi gelir. Özellikle bebek yürümeye başladıktan sonra sık sık doğa ile vakit geçirmesini sağlamak, su kenarına götürmek onun daha olumlu düşünmesini sağlayacaktır. Bebeğin yeteneğine yönelik aktivite imkanları sunmanız da onun olumluluğunu artıracaktır.
Halk Tabiriyle “Huylu” Bebekler
Çevresindeki her şey onun huylanmasına sebep olabilir. Sırtının kaşınması, elbisesinin etiketi, havanın yağmurlu olması, çorabının sıkması, üst katın çok gürültü yapması, dondurmanın çok soğuk olması ya da söylediklerinin geç duyulması onun huysuzlanması için yeterli sebeplerdir. Çünkü bazı bebekler çevrelerine göre çok daha duyarlıdır. Böyle bebekler hayatlarına karşı aşırı titizdir. Yatağına kimse oturmasın, oyuncağına kimse dokunmasın, izinsiz kimse onunla iletişim kurmasın isterler. Aşırı duyarlı bebekler eleştiriden hiç hoşlanmazlar. Böyle bebeklerde en çok işe yarayan yöntem onlarla bol bol konuşmaktır. Rahatsız edici olan mevzuların aslında o kadar da rahatsız edici olmadığını anlatmak gerekir. Çok takık olduğu konularda tedbirinizi onunla güzelce konuşarak alın. Örneğin, elbisenin etiketinden hoşlanmıyorsa, yeni aldığınız elbisenin etiketini çıkarırken “Seni rahatsız ettiği için bunu buradan çıkaralım” gibi rahatlatıcı söylemlerde bulunun. Düzelmesini istediğiniz duyarlılıklara karşı ise onu aşama aşama yumuşatarak orta yolu bulmaya çalışın.
Aşağıdaki kaynaktan faydalanılmıştır:
Semerkand Aile Dergisi Sayı:212 s.44