Çocuklarda Özsaygı Gelişimi
Küçük çocuklar her ne kadar kendilerinden emin duruşlarıyla dikkat çekseler de henüz kim olduklarını bilmedikleri için ebeveynleri tarafından yönlendirilmeye ihtiyaç duyarlar. “Değerli olduğu” hissettirilen; doğru tutum ve davranışlarla yönlendirilen çocuklar kendilerine inanarak ve güvenerek büyümeye daha yatkın olurlar. Özsaygısı kazandırılmış çocuklar başkalarının övgüsüne daha az ihtiyaç duyarlar, kolay iletişim kurarlar, onurları yüksek olur ve gayret ettikleri işlerde başarılı olurlar.
1- Sevgi ve İlgi Gösterin
Küçük çocuklara sevildikleri hissettirilir ve yeterli ilgi gösterilirse özsaygı kazanım yolunda büyük bir adım atılmış olur. Gerçek bir sevgiyi tadan çocuk daha mutlu ve özgüvenli olur. Küçük çocuğunuzla nitelikli zaman geçirmeye özen gösterin, her anlattığına kulak verin ve ihtiyaçlarını göz ardı etmeyin. Küçüğü, kendini anlatmaya çalışırken “İşim var! Sonra…” diye geçiştirmeyin. İlgisiz büyüyen çocuklar benliklerini keşfetmekte zorlanırlar.
2- Kıyastan Kaçının
Çocuğunuzu başkalarıyla kıyaslamaktan kaçının. Öğrenmesini, konuşmasını, yürümesini, yemesini içmesini yahut başka herhangi bir özelliğini kendi akranları ile karşılaştırmayın. Şunun farkında olun: “Her çocuk kendine özgüdür.” Ufaklığınızın eksik taraflarını görmek yerine, yeteneklerini keşfetmeye çalışın. Ondaki becerileri analiz edin ve başarılı olduğu alanları tespit ederek o yönde yönlendirmeler yapın.
3- Onun da Bir Gururu Olduğunu Unutmayın
Çocuğunuz fiziksel olarak her ne kadar minik olsa da aslında evde düşüncelerine, yaptıklarına ve tercihlerine saygı gösterilmesi gereken bir bireydir. Bu yüzden merak ettiklerini öğretmeye çalışın ve evinizi, işinizi, sosyal yaşantınızı onun ihtiyaçları dahilinde programlandırmaya gayret edin. Ailenin değerli bir üyesi olduğunu hissettirin, kalbini ve gururunu kırmayın.
4- Genellemelerden Uzak Durun
Küçüğünüzün özgüvenini zedelememek için kullandığınız dile dikkat edin. “Sen zaten her zaman ağlıyorsun”, ”Dediklerimi hiçbir zaman yapmıyorsun” gibi genellemelerden uzak durun. Sürekli aynı cümleleri duyan çocuk kendini artık işe yaramaz biri olarak görmeye başlayabilir. Böyle acımasız cümleler yerine daha yapıcı eleştirilerde bulunun. “Biliyorum, istediğin olmadığı için ağlıyorsun” gibi anlayışlı ve sakin bir dil kullanarak bu davranışının yanlış olduğunu ona anlatın ve çözüm odaklı yaklaşın.
5- Hata Yapmasına Fırsat Verin
Hata yapmak ve hatalardan çıkarttığımız derslerle doğru yolu bulmak hayatın bir parçası. Eğer “kusursuz” bir çocuk yetiştirmeyi düşünürseniz, sürekli çocuğunuzu izler, onun her hareketine müdahale eder ve hata yapmasına fırsat tanımazsanız; kendisine büyük bir kötülük etmiş olursunuz. Çocuğunuzun yapacağı hatayı engellerseniz yeni şeyler öğrenmesini de engellemiş olursunuz. Hata yaptığında, “Ben sana söylemiştim” diye çıkışıp onu yıpratmak yerine kimsenin kusursuz olamayacağını ve bir dahaki sefere daha dikkatli davranması gerektiğini ona anlatın.
6- Başarısını Destekleyin
Çocuğunuzun başarısını desteklemek için onu ev işlerinde “küçük yardımcı” olarak seçebilirsiniz. Minik olmasına rağmen anne babasına yardım etmek onu hem mutlu edecek hem de özsaygısını destekleyip yeteneklerinin farkına varmasını sağlayacaktır. Yaptığı işler karşısında alkışı hak eden küçükten tebriklerinizi de esirgemeyin. Ayrıca ufaklık bu sorumlulukları yerine getirirken ondan başarısının ve kapasitesinin üzerinde işler beklemeyin.
Aşağıdaki kaynaktan faydalanılmıştır:
Semerkand Aile Dergisi, Sayı:160